EMPERYALİZM İÇİN DEĞİL HALK İÇİN ÜRETELİM…

16 Aralık 2013 Pazartesi

Eda Yüksel Halk için Bilim, Halk için Mühendislik Mimarlık Sempozyumu Gerçekleştirildi

Eda Yüksel Halk için Bilim, Halk için Mühendislik-Mimarlık Sempozyumu 14-15 Aralık 2013 tarihinde İstanbul Küçükarmutlu Mahallesi'nde yapıldı. 
3b9a6282.jpg
Sempozyuma 2 gün boyunca toplamda 400 kişi katıldı.

1. GÜN
dsc_0122.jpg
Sempozyum, devrim şehitleri için yapılan saygı duruşu ile başladı. Ardından sempozyumun açılış konuşması okundu ve Halkın Mühendis Mimarlarını ve şehitlerimizi anlatan sinevizyon gösterimleri yapıldı.
Kentsel dönüşüm başlıklı ilk oturumda; sırasıyla Sulukule, Sarıyer Mahalle Dernekleri Federasyonu, Ayazma mahallesi, Beykoz, Ankara – Şenyuva mahallesi, Alibeyköy Halk Komitesi ve Armutlu mahallesi temsilcileri; AKP ve TOKİ'nin kentsel dönüşüm adı altında halka nasıl yalan söylediğini, Afet Yasası ile birlikte mahallelerin “riskli alan” ilan edilmesini ve yıkımlara karşı barınma hakkı mücadelelerini anlattılar ve AKP'nin yıkım saldırılarına karşı örgütlenmeden, hep birlikte direnmeden başaramayacaklarını söylediler. Son olarak Halkın Mühendis Mimarları adına söz alan Orman Yüksek Mühendisi Mehmet Göçebe, kentsel dönüşüme karşı yerinde yapılması gerektiğini ve bunun da maliyetinin devlet tarafından karşılanması gerektiğini belirtti. Göçebe, ayrıca kentsel dönüşüm saldırılarına karşı yoksul halkların direnme hakkının olduğunu, ve bu direnişte Halkın Mühendis Mimarlarının da halkın yanında aktif olarak yer aldığını ve alacağını söyledi.
3b9a6274.jpg

Verilen aranın ardından, İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü'nde öğretim görevlisi Doç. Dr. Yavuz Dizdar, emperyalizmin besinlerde genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) kullanarak, sadece daha fazla kar elde etmek için halka nasıl kanserojen gıdalar yedirdiğini, yoğurt ve tavuk örnekleri üzerinden anlatan bir sunum gerçekleştirdi.
3b9a6340.jpg
Günün 2. oturumunda, Çevre ve Kapitalizm konusu tartışıldı. İlk olarak söz alan Jeoloji Mühendisi Şevki Bayraktaroğlu, Bartın'da termik santrallere karşı verdikleri mücadeleleri anlattı. Ardından Trakya Halk Komitesi'nin 2012 yılında Ergene Nehri'nin emperyalizmin çöplüğü olmaması için Uzunköprü'den Ankara'ya yaptığı yürüyüşün belgeseli izlendi. Sonrasında Trakya Halk Komitesi adına söz alan Veysel Çalışkan ve Aygün Kumru, Ergene nehrinin sanayi atıklarıyla nasıl kirlendiğini anlattı. Ergene'nin temizlenmesi için halk ile birlikte mücadele ettiklerini anlatan Çalışkan ve Kumru, nehrin yakınında yaptıkları çadır direnişini de anlatarak mücadelelerinin süreceğini belirttiler. Ardından Mersin Nükleer Karşıtı Platform adına Çevre Mühendisi Mevhibe Gözcelioğlu söz aldı. Gözcelioğlu, Akkuyu'da yapılmak istenen nükleer santral ile ilgili bilgiler sundu ve bu santrale karşı verdikleri mücadeleleri anlattı. Fukuşima'daki nükleer patlamaya da değinen Gözcelioğlu, bu patlamanın tsunami sebebiyle değil, çalışan hatasıyla olduğunu, bu durumun diğer ülkelere nükleer enerji pazarlamak için gizlendiğini söyledi. Daha sonra, Dersim Halk Komitesi adına Umut Ayata söz aldı ve Dersim'de HES’lere karşı mücadelelerini anlattı. Ayata, Dersim'de altın işletmelerinin siyanürle altın aradığından da bahsetti ve buna karşı verilen mücadelelere değindi. Son olarak Halkın Mühendis Mimarları adına konuşan Mayıs Kurt; çevre sorununun yalnızca teknik ve çevresel bir sorun ya da sanayileşme sorunu olmadığını belirterek, sorunun kaynağının emperyalizm ve işbirlikçilerinin kar hırsı olduğunu söyledi ve doğal kaynakların halkın ihtiyaçları doğrultusunda kullanılması gerektiğini anlattı ve ekolojik dengenin korunmasının esas alındığı çevre politikalarının hayata geçmesi gerektiğini belirtti.
3b9a6349.jpg
Günün 3. ve son oturumunda Ulaşım Politikaları tartışıldı. İlk konuşmacı olarak Ulaştırma Mühendisi Dr. Burak Çeşme, ABD'den Skype ile bağlandı. Çeşme, Türkiye'deki ve dünyadaki kent içi ulaşım politikalarını ve halk için ulaşım örneklerini anlattı. Ardından Orman Yüksek Mühendisi Mehmet Göçebe, Türkiye'nin ulaşım politikasının yalnızca karayoluna dayandığını, raylı ve deniz taşımacılığına ve toplu taşıma sistemlerinin yaygınlaştırılmadığını, bu ulaşım politikasında; yapılan yollar ile kentsel alanların ve tarım arazilerinin yok edildiğini anlattı. Son olarak Halkın Mühendis Mimarları ve Dev-Genç'in ODTÜ yol direnişi sürecini anlatan videosu izlendi. Sempozyumun ilk gününün sonunda, Tutsak Avukatlarla Dayanışma Konseri'ne gidildi.
dsc_0277.jpg

2. GÜN

Sempozyumun 2. günü, Bilim ve Teknoloji Politikaları oturumu ile başladı. İlk olarak Ferhat Gerçek'in yürütecini yapan teknisyen Volkan Bülent; yürütecin yapılış sürecini anlattı. Yapılan yürütecin, piyasadaki eşdeğer cihazlardan çok daha ucuza mal edildiğini söyleyen Bülent, üretilen bu örnekle teknik bilgi birikimimizi sermayenin değil, halkın yararına kullanabileceğimizi gösterdiğini belirtti. Üretilen her şeyin asıl sahibinin halk olduğunu söyleyen Bülent, halk için üretim örneklerimizi çoğaltmamız gerektiğini belirtti. Ardından Genetik Bilimi, İlaç ve Tıp Sektörü üzerine Yüksek Moleküler Biyolog ve Genetikçi Ezgi Antmen; tıp, genetik bilimi ve ilaç üretimlerinin tekellerin çıkarına hizmet edecek şekilde kullanıldığını, sistemin kendi ürettiği hastalıklara yine kendi ürettiği ilaç ve aşılarla pazar oluşturduğunu, halkın mühendis mimarları olarak emperyalizmin bu alanlardaki politikalarını teşhir etmemiz gerektiğini söyledi. Ardından ODTÜ Kimya Bölümü'nden Prof. Dr. Ali Gökmen; kimyasal, biyolojik ve nükleer silahların emperyalizm tarafından halka yönelik nasıl kullanıldığını anlattı. Son olarak söz alan Ziraat Yüksek Mühendisi Neslihan Şimşek Kızıl, bilim ve teknolojinin kullanımında halkın mühendis mimarlarının tavrı üzerine söz aldı. Kızıl, temel sorunun “bilim ve teknolojinin emperyalizmin çıkarına mı, yoksa halkın çıkarına mı kullanıldığı” olduğunu söyledi.
dsc_0285.jpg
Aranın ardından devrimci mühendis tutsaklarımız Ali Erdoğan ve Erkin Kocaman'dan sempozyum için gelen mektuplar okundu ve Egemen Akkuş'un sempozyum için hazırladığı ses kaydı dinletildi. Daha sonra İdil Tiyatro Atölyesi, kentsel dönüşüm üzerine izleyicilerin de katıldığı bir oyun sergiledi.
Günün ikinci, sempozyumun son oturumunda teknik eğitim tartışıldı. İlk olarak Halkın Mühendis Mimarları adına söz alan Bilgisayar Yüksek Mühendisi Barış Yüksel, Türkiye'de çarpık kapitalizme bağlı olarak montaj sanayinin hakim olduğunu, bu nedenle bugün ülkemizde sanayinin, tekellerin nitelikli bilgiye sahip mühendislere değil, kendi makinelerini kullanacak kadar bilgiye sahip ucuz teknik elemanlara ihtiyaç duyduğunu söyledi. Yüksel, ayrıca sosyalist ülkelerdeki politeknik eğitim uygulamalarından örnekler verdi ve Halkın Mühendis Mimarları olarak “eşit, parasız, bilimsel, halk için eğitim”i savunduklarını, bu talepler etrafında demokratik mücadele vermemiz gerektiğini belirtti. Ardından söz alan İnşaat Mühendisi Barış Önal, yetkin mühendisliğin emperyalizmin çıkarlarına hizmet eden bir proje olduğunu; mühendislik hizmetinin nitelikli olmasının ücretli belgelerle değil, eğitinin halkın çıkarları doğrultusunda verilmesi ile, bilimsel ve demokratik olması ile mümkün olabileceğini anlattı.
3b9a6447.jpg
Oturumların ardından sempozyum sonuç bildirgesi okundu ve Grup Yorum'un verdiği dinletinin ardından sempozyum sona erdi.
988460_684547151576576_1838292095_n.jpg

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder